TWİTTER CANLI

17 Aralık'a Dair Önemli Gerçekler!

Şu an Türkiye’de devam eden ve İran'ın da adı geçen yolsuzluk ve rüşvet operasyonları İsrail destekli ve ihbarlı olabilir.
Türkiye'de sürdürülen yolsuzluk soruşturması konusunda hükumet, siyasi bir komployla karşı karşıya olduğu söylerken, bazı ekonomistler, operasyonun perde arkasında İsrail’in bulunduğunu ifade ettiler. Bunun gerekçesi ise Türkiye’nin İran ile yeni ticari, ekonomi ve siyasi ilişkilerin iyiye gitmesi…

Öte yandan “yolsuzluk ve rüşvet” suçlamasıyla yürütülen Operasyonun merkezinde Halkbank’ın bulunduğunu, diğer operasyon ayaklarının ise çerez olduğunu belirten ekonomistler, “İsrail, Halkbank’tan fena halde rahatsızdı” dediler.

Halkbank’ın son 11 yıl içinde mali disiplin açısından çok iyi yönetildiğini belirten ekonomistler, yolsuzluk yapılamayacağını belirtiler.

Ayrıca AK Parti iktidarı döneminde, zarar eden banka konumundan 2 milyar doların üzerinde kâra geçen banka konumuna yükselen Halkbank’ın İran’la yapılan ticaretteki kilit pozisyonunu hazmedemeyen İsrail lobisinin operasyon yaptığı öğrenildi.

OPERASYONLAR İSRAİL DESTEKLİ VE İHBARLI OLABİLİR
Prof.Dr. Hasan Köni: (Uluslararası İlişkiler uzmanı)

Prof.Dr. Hasan Köni, “İran ile ilgili bir konu varsa, Amerika ve İsrail’in mutlaka orada bir parmağı vardır. İran ile Batılı ülkeler arasında nükleer enerji konusunda altı aylık ara anlaşma sağlandı. Bu altı ay içinde herhangi olumsuz bir durum olmazsa kalıcı anlaşma imzalanacak. Ara anlaşmada bazı ambargolar kalktı, asıl anlaşma ile de tamamen kalkacak. Bunun sonucu olarak da sınır komşumuz İran ile milyarlarca doları bulan ticaret hacmimiz olacak. Siyasi ve ticari ilişkiler daha da gelişecek. Tabii bundan en çok rahatsız olacak İsrail’dir. Zaten bu anlaşmayı istemediklerini bas bas bağırıyorlar. Söz konusu anlaşmayı sekteye uğratmak için her yolu deneyebilirler. Şu an Türkiye’de devam eden ve İran’ın da adı geçen operasyonlar İsrail destekli ve ihbarlı olabilir” diye konuştu.

İSRAİL, TÜRKİYE’NİN İRAN’LA ALIŞVERİŞLERİNE KARŞI ÇIKIYOR
Dr. Cemil Ertem: (Ekonomist Yazar)

Ertem, yolsuzluk operasyonunda İsrail lobisinin olduğunu söyledi. Dr. Ertem, “Amerika’daki Cumhuriyetçiler, Neocon yapılanması, belli finans çevreleri ve tabii ki İsrail’in şahin politikalarını destekleyen lobiler Türkiye’nin İran’la alışverişlerine başından beri karşı çıkıyorlardı. Buna bağlı olarak Halkbank hedefteydi zaten. Türkiye 2010 yılında İran ile bir anlaşma yapmış ve o tarihten beri hedefe konmuştu. Hatta Hindistan gibi ülkelerin paralarının Halkbank’da Türk Lirası’na çevrildiğini iddia ediyorlardı. Sürekli bu tür politikalarla Halkbank yıpratılmaya çalışılarak İran ile olan ticaretimiz baltalanıyordu. Bu soruşturma sürecini ele alırsak oluşan ortam yıpratmadır. Halkbank ve kamu bankaları gerçekten devletin yanında yer aldı. Eskisi gibi firmaların çevrelerinde yer almadı. Tam anlamıyla kamu bankası görevi görerek halkın çıkarları doğrultusunda hareket ettiler. Bu davranışlarıyla örnek kurum oldular. Halkbank bu süreçte çok önemli görevler üstlendi. Hem KOBİ’lerin finansmanında hem de milletin cebini düşünen bir ekonomi geliştirdi. Bu operasyonun belkemiği Halkbank’tır” ifadelerini kullandı.

AK PARTİ DÖNEMİNDE KAMU BANKALARI İYİ YÖNETİLDİ
Süleyman Yaşar: (Ekonomist ve Yazar)

Yaşar, Halkbank’a yapılan operasyonun altında başka nedenler olduğunu söyledi. Türkiye’nin İran’la olan altın alışverişinin yasal olarak hiçbir sorun teşkil etmediğini hatırlatan Süleyman Yaşar, “Altın ithalatı ve ihracatı Turgut Özal döneminde yapılan kambiyo değişikliğinden bu yana serbest. Her türlü menkul ithalatı ve ihracatı da serbest. Bu uygulama çerçevesinde Türkiye altın ithalatı ve ihracatı yapıyor.
Cenevre’de yapılan son toplantıda İran’a uygulanan altın satma yasağının kaldırıldığını hatırlatan Yaşar, “Burada herhangi yaptırım ve hukuki bir sorun olduğunu düşünmüyorum. Zaten bu yaptırımlarda en çok zarar gören ülke Türkiye oldu. Bu işlemin Halkbank üzerinden yapılmış olmasının hem yaptırım, hem kambiyo, hem de mevzuat açısından bir sıkıntısı yoktur. Savcılık iddianamesi de açık ve net bir şekilde Halkbank’a yöneltilen suçlamayı ortaya koymuyor. Halkbank için altın kaçakçılığı diye bir şey olamaz. Kambiyo rejimi altın ithalatı ve ihracatına müsaade ediyor. Devletin bankası Halkbank’ın yasa dışı yollarla altın çıkarması, kaçakçılığını yapması mümkün değil. Bunun altında başka nedenler yatıyor. 
AK Parti döneminde kamu bankaları iyi yönetildi. İyi yönetildiği bankaların bilançolarından da belli. Kamu bankası açığı da düştü. O açıdan iyi disiplinli bir kamu maliyesi içerisinde yönetilen bankalara yolsuzluk suçlaması doğru değil. Bu bankalarda yolsuzluk yapıldığı iddiaları tüm rakamlara baktığımızda tutmuyor. Yolsuzluk yapılsa bütçe açığı yüksek.

Yorum Gönder

0 Yorumlar