Türkiye'yi sarsan operasyonu büyük gizlilikle yapan emniyet görevlileri 15 Aralık'ta İstanbul'da bir otelde buluştu. Amirleri yerine 'Abi'lerinden emir alan şube müdürleri buluşmada bütün detayları konuştu ve 17 Aralık'ın startını verdi.
Türkiye'yi sarsan operasyondaki birçok detay akıllara soru işaretlerini getirdi. Soruşturma dosyasının ilk başta başka bir savcıya verilmesi, daha sonra bu savcının tayin edilerek yerine Celal Kara'nın seçilmesi tartışmalara neden oldu. Polisin soruşturmayı yürüten kolluk kuvvetlerinin operasyonu gizlemek için sahte İMEİ numaraları ve isimlerle dinleme izinleri aldığı tespit edildi.
START PAZAR GÜNÜ Operasyona ait en önemli gelişme ise 17 Aralık'tan iki gün önce gerçekleşti. 15 Aralık Pazar günü şube müdürleri, üzerlerinde bulunan amirlerinden gizli bir buluşma gerçekleştirdi. Emirlerini amirlerden değil de 'Abi'lerinden alan emniyet mensupları Taksim'de çok ünlü bir otelde bir araya geldi. Çok gizli yapılan bu toplantıda operasyonun bütün detayları konuşuldu. Daha önce zaten dosyaları bile gizli tutulan operasyon için polis şefleri aldıkları emir üzerine Salı günü startı verme kararı aldı.
KARA PROPAGANDA İstanbul polisi Ankara'daki gözaltılarla ilgili ise bugüne kadar hiç olmayan bir yol izlendi. Soruşturmayı yürüten polisler Ankara'ya haber vermeden bizzat kendileri giderek gözaltılarını gerçekleştirdi. Gözaltındaki zanlılara ait olduğu iddia edilen görüntü ve tapelerin avukatlardan önce basına sızdırılması kirli propogandanın işaretlerini verdi. Bu yöntemle bilgi kirliliği yaratılarak, kamuoyu önünde AK Parti hükümetinin küçük düşürülmesine çalışıldığı savunuldu.
YANLIŞ UYGULAMALAR
Soruşturma bir yıl boyunca Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı ve İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın'dan gizlendi.
UYAP'a soruşturmada adı geçen en az bir kişiyle ilgili bilgi girilmesi gerekiyordu.
Telefon dinleme izinleri sahte isimlerle alındı
Bilgi sızmasını engellemek için sadece polis şeflerine yetki verildi.
Müdürlere bilgi verilmedi.
Zanlıların emniyetteki gözaltı devam ederken fotoğraflar ve tapeler basına sızdırılarak, dosyanın gizliliği ortadan kaldırıldı.
ŞAİBELİ BİLGİLER DOLAŞIYOR Avukatlar, soruşturmayla ilgili bakanlar, özel kalem müdürleri ve bazı zanlılara ait olduğu iddia edilen telefon konuşmaları ve teknik takip resimlerinin henüz gözaltında olan birçok kişinin ifadesi alınmadan servis edilmesi ile kamuoyunda kirli bir propaganda yaratılmak istendiğini ve şüphelilerin insan onuruna yakışmayacak şekilde muameleye maruz bırakıldığını vurguladılar. İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlu Barış Güler'in evinde arama yapılırken çekilen para sayma makineli fotoğraflar ile Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın evindeki 'ayakkabı kutusundan 4.5 milyon dolar para bulundu' iddialarının kimler tarafından basına sızdırıldığı merak konusu oldu.
2 KİŞİ SERBEST
Operasyonda dün Adliye'ye sevk edilen 9 kişiden 2'si savcılık tarafından serbest bırakıldı, 7 kişi ise tutuklanma istemiyle mahkemeye gönderildi. Serbest bırakılan şüphelilerin Kamuran S. ve Servet E. olduğu öğrenildi. Bu arada şüphelilerin adliyeye garajdan değil de basına teşhir edilerek ana kapıdan alınması tepki topladı.
MANİDAR ZİYARET
Türkiye'nin en stratejik bankalarından Halkbank'a yönelik kıskaç operasyon devam ederken, ABD'den ilginç bir ziyaret geldi. ABD'nin İran yaptırımlarının uygulanmasını denetlemekle görevli Hazine Bakanlığı Müsteşarı David Cohen dün İstanbul'da Türk bankaları ve İran'la ticaret yapan şirketlerle bir araya geldi. Cohen'in operasyondan iki gün sonra Türkiye'ye gelişi "ABD Hazine Bakanı Müsteşarı belli ki operasyonun boyutunu yerinde tespit etmek üzere Türkiye'ye geldi" yorumlarına neden oldu.
ÇAPKIN GİTTİ ALTINOK GELDİ
Rüşvet ve yolsuzluk operasyonu sonrasında İstanbul'da başlayıp yurt geneline yayılan Emniyet içerisindeki görevden almalar halkasına İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın da katıldı. Dün görevden alınan Hüseyin Çapkın, Merkez Valiliği'ne atandı. 'DEVLET MEMURUYUZ' Çapkın, şunları söyledi: "Biz devlet memuruyuz. Gelmemiz nasıl doğalsa gitmemiz öyle doğal. Nasıl geldiysem öyle gidiyorum. Dört buçuk senedir devletimize milletimize sadakatle hizmet etmeye çalıştık. Bu günde normal devlet memurluğu ataması kapsamında merkez Valiliğine atamamız oldu" dedi.
SİYASAL BİLGİLER MEZUNU Çapkın'ın yerine ise Aksaray Valisi Selami Altınok'un atandığı ileri sürüldü. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu Altınok'un ilk görev yeri kaymakam adaylığı ile Erzincan oldu. Ardından Kayseri, Tokat, Bitlis, Van, Samsun ve Antalya'da görev alan Altınok 2012 Ağustos'unda Aksaray Valisi olarak atanmıştı.
KOM'LARA İSTİHBARATÇI MÜDÜRİstanbul'da yapılan operasyonun ardından Emniyet birimlerinde düğmeye basılan değişiklik Başkent'e de uzandı.Ankara Emniyeti'nde 17 polis şefinin yeri değişti. Kaçakçılık ve Organize Şube (KOM) birimlerinin başına daha önce istihbaratta çalışan müdürler atandı. Emniyet müdür yardımcılığı görevine ise il dışından tayinle iki emniyet müdür yardımcısının geldiği öğrenildi. Öte yandan 2 emniyet müdür yardımcılığı görevinde değişiklik olacağı ve Ankara Emniyete il dışından atamaların yapıldığı öğrenildi.
MALLAR UÇTU
İstanbul'daki yolsuzluk ve rüşvet operasyonu kapsamında gözaltına alınan bazı isimlerin mal varlıklarına el konulduğu öne sürüldü. Bu şirketlerin arasında Royal Holding'e bağlı Are Havacılık Şirketi'nin de bulunduğu belirtildi. Söz konusu şirketin işadamı Reza Zerrab'a ait olduğu kaydedildi. Şirketin uçakları arasında işadamı Zerrab'ın eşi Ebru Gündeş'e aldığı Challenger 300 tipi özel jetin de bulunduğu belirtildi.
DÜĞÜNDE SAHNEDEYDİ 2013 model fabrika çıkışlı Challenger 300'ün liste satış fiyatının 4 milyon dolar olduğu kaydedildi. Ayrıca şirkete ait 3 uçağın daha olduğu kaydedildi. Öte yandan soruşturmada gözaltına alınan Kaan Çağlayan, geçtiğimiz yaz görkemli bir düğünle Cansu Küliğ ile evlenmişti. O gece ise sahnede Reza Zarrab'ın eşi Ebru Gündeş vardı. Gündeş ise hala sessizliğini koruyor.
10 MİLYON NAKİT İDDİASI
Soruşturma kapsamında şu ana kadar ele geçen nakit miktarın 10 milyon lirayı geçtiği ifade edildi. Anıtlarla ilgili dosyada bir şüpheliden 90 bin lira ele geçirildiği, bununla birlikte paranın kimlere verileceğiyle ilgili listenin de elde edildiği ileri sürüldü. Bu arada soruşturma kapsamında salı günü operasyon düzenlenmişti. Şüphelilerin evlerinde aramalar yapılırken Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın oğlunun evinde arama yapılmadığı öğrenildi.
AB: YARGI SÜRECİ GARANTİYE ALINMALIAvrupa Birliği (AB), soruşturmaya ilişkin açıklama yaptı. AB, yargı sürecinin "bağımsızlığı ve tarafsızlığının garanti altına alınması" gerektiğini vurguladı. Söz konusu açıklamada yolsuzluk iddialarının tarafsız şekilde yürütülmesinin ilgili yetkililerin sorumluluğu altında olduğu vurgulandı. Ayrıca hükümetin "soruşturmada yargıyı destekleyeceğine" dair teminatının da not edildiğine dikkat çekildi.
BOZDAĞ'DAN SUÇ DUYURUSUBaşbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, İstanbul merkezli operasyonla ilgili bilgilerin çarşaf çarşaf basında yer almasını eleştirdi. "Soruşturmanın gizliliği ihlal edildi. Gizliliği ihlal edenler hakkında suç duyurusunda bulunuyorum" dedi. Bu arada Bozdağ, yolsuzlukla mücadelenin aynı şekilde devam edeceğini söyledi.
YOLSUZLUĞU KİM YAPARSA ALLAH BELASINI VERSİNMaliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM'deki bütçe görüşmeleri sırasında bir konuşma yaptı. Şimşek, "Esas ve usuller Sayıştay tarafından onaylanmak zorundadır. Bunu yolsuzluklarla ilişkilendirmek son derece yanlıştır" dedi. Ardından şöyle devam etti: "Burada, hukukun sonuna kadar üstüne gitmesi lazım. Kim yolsuzluk yaparsa mutlaka cezasını görmeli, hem Allah belasını versin hem de tabii ki."
NEZARETTE İŞKENCEOperasyon kapsamında gözaltına alınan Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan, zor bir 24 saat geçirdi. Aslan, 15 narkotik şüphelisiyle birlikte aynı nezarethanede tutuldu. Aslan'ın avukatlığını üstlenen Prof. Dr. Ersan Şen, "Müvekkilim Süleyman Aslan, 24 saat kadar uyuyamadı. İfadesi alınacağı için biz bu duruma müdahale ettik. 'Uyumasını sağlayın' dedik. Bunun üzerine müvekkilim dün farklı bir kata alındı" diye konuştu.
2 KİŞİ SERBEST
Operasyonda dün Adliye'ye sevk edilen 9 kişiden 2'si savcılık tarafından serbest bırakıldı, 7 kişi ise tutuklanma istemiyle mahkemeye gönderildi. Serbest bırakılan şüphelilerin Kamuran S. ve Servet E. olduğu öğrenildi. Bu arada şüphelilerin adliyeye garajdan değil de basına teşhir edilerek ana kapıdan alınması tepki topladı.
START PAZAR GÜNÜ Operasyona ait en önemli gelişme ise 17 Aralık'tan iki gün önce gerçekleşti. 15 Aralık Pazar günü şube müdürleri, üzerlerinde bulunan amirlerinden gizli bir buluşma gerçekleştirdi. Emirlerini amirlerden değil de 'Abi'lerinden alan emniyet mensupları Taksim'de çok ünlü bir otelde bir araya geldi. Çok gizli yapılan bu toplantıda operasyonun bütün detayları konuşuldu. Daha önce zaten dosyaları bile gizli tutulan operasyon için polis şefleri aldıkları emir üzerine Salı günü startı verme kararı aldı.
KARA PROPAGANDA İstanbul polisi Ankara'daki gözaltılarla ilgili ise bugüne kadar hiç olmayan bir yol izlendi. Soruşturmayı yürüten polisler Ankara'ya haber vermeden bizzat kendileri giderek gözaltılarını gerçekleştirdi. Gözaltındaki zanlılara ait olduğu iddia edilen görüntü ve tapelerin avukatlardan önce basına sızdırılması kirli propogandanın işaretlerini verdi. Bu yöntemle bilgi kirliliği yaratılarak, kamuoyu önünde AK Parti hükümetinin küçük düşürülmesine çalışıldığı savunuldu.
YANLIŞ UYGULAMALAR
Soruşturma bir yıl boyunca Cumhuriyet Başsavcısı Turan Çolakkadı ve İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın'dan gizlendi.
UYAP'a soruşturmada adı geçen en az bir kişiyle ilgili bilgi girilmesi gerekiyordu.
Telefon dinleme izinleri sahte isimlerle alındı
Bilgi sızmasını engellemek için sadece polis şeflerine yetki verildi.
Müdürlere bilgi verilmedi.
Zanlıların emniyetteki gözaltı devam ederken fotoğraflar ve tapeler basına sızdırılarak, dosyanın gizliliği ortadan kaldırıldı.
ŞAİBELİ BİLGİLER DOLAŞIYOR Avukatlar, soruşturmayla ilgili bakanlar, özel kalem müdürleri ve bazı zanlılara ait olduğu iddia edilen telefon konuşmaları ve teknik takip resimlerinin henüz gözaltında olan birçok kişinin ifadesi alınmadan servis edilmesi ile kamuoyunda kirli bir propaganda yaratılmak istendiğini ve şüphelilerin insan onuruna yakışmayacak şekilde muameleye maruz bırakıldığını vurguladılar. İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlu Barış Güler'in evinde arama yapılırken çekilen para sayma makineli fotoğraflar ile Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan'ın evindeki 'ayakkabı kutusundan 4.5 milyon dolar para bulundu' iddialarının kimler tarafından basına sızdırıldığı merak konusu oldu.
2 KİŞİ SERBEST
Operasyonda dün Adliye'ye sevk edilen 9 kişiden 2'si savcılık tarafından serbest bırakıldı, 7 kişi ise tutuklanma istemiyle mahkemeye gönderildi. Serbest bırakılan şüphelilerin Kamuran S. ve Servet E. olduğu öğrenildi. Bu arada şüphelilerin adliyeye garajdan değil de basına teşhir edilerek ana kapıdan alınması tepki topladı.
MANİDAR ZİYARET
Türkiye'nin en stratejik bankalarından Halkbank'a yönelik kıskaç operasyon devam ederken, ABD'den ilginç bir ziyaret geldi. ABD'nin İran yaptırımlarının uygulanmasını denetlemekle görevli Hazine Bakanlığı Müsteşarı David Cohen dün İstanbul'da Türk bankaları ve İran'la ticaret yapan şirketlerle bir araya geldi. Cohen'in operasyondan iki gün sonra Türkiye'ye gelişi "ABD Hazine Bakanı Müsteşarı belli ki operasyonun boyutunu yerinde tespit etmek üzere Türkiye'ye geldi" yorumlarına neden oldu.
ÇAPKIN GİTTİ ALTINOK GELDİ
Rüşvet ve yolsuzluk operasyonu sonrasında İstanbul'da başlayıp yurt geneline yayılan Emniyet içerisindeki görevden almalar halkasına İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın da katıldı. Dün görevden alınan Hüseyin Çapkın, Merkez Valiliği'ne atandı. 'DEVLET MEMURUYUZ' Çapkın, şunları söyledi: "Biz devlet memuruyuz. Gelmemiz nasıl doğalsa gitmemiz öyle doğal. Nasıl geldiysem öyle gidiyorum. Dört buçuk senedir devletimize milletimize sadakatle hizmet etmeye çalıştık. Bu günde normal devlet memurluğu ataması kapsamında merkez Valiliğine atamamız oldu" dedi.
SİYASAL BİLGİLER MEZUNU Çapkın'ın yerine ise Aksaray Valisi Selami Altınok'un atandığı ileri sürüldü. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu Altınok'un ilk görev yeri kaymakam adaylığı ile Erzincan oldu. Ardından Kayseri, Tokat, Bitlis, Van, Samsun ve Antalya'da görev alan Altınok 2012 Ağustos'unda Aksaray Valisi olarak atanmıştı.
KOM'LARA İSTİHBARATÇI MÜDÜRİstanbul'da yapılan operasyonun ardından Emniyet birimlerinde düğmeye basılan değişiklik Başkent'e de uzandı.Ankara Emniyeti'nde 17 polis şefinin yeri değişti. Kaçakçılık ve Organize Şube (KOM) birimlerinin başına daha önce istihbaratta çalışan müdürler atandı. Emniyet müdür yardımcılığı görevine ise il dışından tayinle iki emniyet müdür yardımcısının geldiği öğrenildi. Öte yandan 2 emniyet müdür yardımcılığı görevinde değişiklik olacağı ve Ankara Emniyete il dışından atamaların yapıldığı öğrenildi.
MALLAR UÇTU
İstanbul'daki yolsuzluk ve rüşvet operasyonu kapsamında gözaltına alınan bazı isimlerin mal varlıklarına el konulduğu öne sürüldü. Bu şirketlerin arasında Royal Holding'e bağlı Are Havacılık Şirketi'nin de bulunduğu belirtildi. Söz konusu şirketin işadamı Reza Zerrab'a ait olduğu kaydedildi. Şirketin uçakları arasında işadamı Zerrab'ın eşi Ebru Gündeş'e aldığı Challenger 300 tipi özel jetin de bulunduğu belirtildi.
DÜĞÜNDE SAHNEDEYDİ 2013 model fabrika çıkışlı Challenger 300'ün liste satış fiyatının 4 milyon dolar olduğu kaydedildi. Ayrıca şirkete ait 3 uçağın daha olduğu kaydedildi. Öte yandan soruşturmada gözaltına alınan Kaan Çağlayan, geçtiğimiz yaz görkemli bir düğünle Cansu Küliğ ile evlenmişti. O gece ise sahnede Reza Zarrab'ın eşi Ebru Gündeş vardı. Gündeş ise hala sessizliğini koruyor.
10 MİLYON NAKİT İDDİASI
Soruşturma kapsamında şu ana kadar ele geçen nakit miktarın 10 milyon lirayı geçtiği ifade edildi. Anıtlarla ilgili dosyada bir şüpheliden 90 bin lira ele geçirildiği, bununla birlikte paranın kimlere verileceğiyle ilgili listenin de elde edildiği ileri sürüldü. Bu arada soruşturma kapsamında salı günü operasyon düzenlenmişti. Şüphelilerin evlerinde aramalar yapılırken Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın oğlunun evinde arama yapılmadığı öğrenildi.
AB: YARGI SÜRECİ GARANTİYE ALINMALIAvrupa Birliği (AB), soruşturmaya ilişkin açıklama yaptı. AB, yargı sürecinin "bağımsızlığı ve tarafsızlığının garanti altına alınması" gerektiğini vurguladı. Söz konusu açıklamada yolsuzluk iddialarının tarafsız şekilde yürütülmesinin ilgili yetkililerin sorumluluğu altında olduğu vurgulandı. Ayrıca hükümetin "soruşturmada yargıyı destekleyeceğine" dair teminatının da not edildiğine dikkat çekildi.
BOZDAĞ'DAN SUÇ DUYURUSUBaşbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, İstanbul merkezli operasyonla ilgili bilgilerin çarşaf çarşaf basında yer almasını eleştirdi. "Soruşturmanın gizliliği ihlal edildi. Gizliliği ihlal edenler hakkında suç duyurusunda bulunuyorum" dedi. Bu arada Bozdağ, yolsuzlukla mücadelenin aynı şekilde devam edeceğini söyledi.
YOLSUZLUĞU KİM YAPARSA ALLAH BELASINI VERSİNMaliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM'deki bütçe görüşmeleri sırasında bir konuşma yaptı. Şimşek, "Esas ve usuller Sayıştay tarafından onaylanmak zorundadır. Bunu yolsuzluklarla ilişkilendirmek son derece yanlıştır" dedi. Ardından şöyle devam etti: "Burada, hukukun sonuna kadar üstüne gitmesi lazım. Kim yolsuzluk yaparsa mutlaka cezasını görmeli, hem Allah belasını versin hem de tabii ki."
NEZARETTE İŞKENCEOperasyon kapsamında gözaltına alınan Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan, zor bir 24 saat geçirdi. Aslan, 15 narkotik şüphelisiyle birlikte aynı nezarethanede tutuldu. Aslan'ın avukatlığını üstlenen Prof. Dr. Ersan Şen, "Müvekkilim Süleyman Aslan, 24 saat kadar uyuyamadı. İfadesi alınacağı için biz bu duruma müdahale ettik. 'Uyumasını sağlayın' dedik. Bunun üzerine müvekkilim dün farklı bir kata alındı" diye konuştu.
2 KİŞİ SERBEST
Operasyonda dün Adliye'ye sevk edilen 9 kişiden 2'si savcılık tarafından serbest bırakıldı, 7 kişi ise tutuklanma istemiyle mahkemeye gönderildi. Serbest bırakılan şüphelilerin Kamuran S. ve Servet E. olduğu öğrenildi. Bu arada şüphelilerin adliyeye garajdan değil de basına teşhir edilerek ana kapıdan alınması tepki topladı.
0 Yorumlar