Fethullah Gülenin Onursal Başkanı olduğu ABDdeki Peace Islands Instituteün Küresel İşler Merkezi Direktörü Mehmet Kılıç imzasıyla gönderilen mektuplar Türkiye aleyhine tam bir ispiyon niteliğinde.
PARALEL YAPI’NIN BM ÜYESİ ÜLKELERE GÖNDERDİĞİ MEKTUPLARI STAR BULDU
STAR ABD’deki Gülen grubu örgütlerinin Washington ve New York’taki yabancı elçiliklere gönderdiği Türkiye’yi karalayan ‘ihanet mektupları’na ulaştı. İddialara ve iftiralara dayanan ispiyon mektupları, Fethullah Gülen’in ‘Onursal Başkanı’ olduğu ABD’deki Peace Islands Institute tarafından, BM üyesi ülkelerin büyükelçilerine gönderildi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, sözkonusu mektubun varlığını geçen hafta BM’de düzenlediği basın toplantısında açıklamıştı. Gülen grubunun ABD’deki örgütlerinden biri olan PII Küresel İşler Merkezi Direktörü Mehmet Kılıç imzasıyla gönderilen ve ‘ispiyon’ niteliği taşıyan mektuplar, ispatlanmamış iddialara ve iftiralara dayanıyor.
‘Tek parti demokrasi yıllarıydı’
Mektuplarda “90 yaşındaki Türkiye demokrasisi büyük bir krizle yüzleşiyor” denilerek, özellikle Bediüzzaman Said Nursi’ye ve kitaplarına yönelik hapis, yasaklama yılları olarak bilinen ‘tek parti’ dönemi de bu ‘demokrasi yılları’ içinde sayılması dikkat çekti.
Referansları Wall Street Journal
Başbakan’ın Fethullah Gülen’i ‘dikkatleri başka yöne çekmek için’ karalamaya çalıştığı öne sürülen mektuplar “Türkiye’deki muazzam büyüklükteki bir yolsuzluk soruşturması dünya çapında manşetlere çıktı” diye başlıyor ve New York Times, Wall Street Journal gibi ABD gazetelerinde yer alan Türkiye aleyhtarı haberler referans gösteriliyor.
Dört gözle görüşmeyi bekliyoruz
İhanet mektubu, “Uygun olduğunuzda sizinle görüşmeyi dört gözle bekliyoruz” diye bitiyor. Mektupların 3 sayfalık ‘sıkça sorulan sorular’ ekinde ise Türkiye ile ilgili inanılmaz suçlamalara yer veriliyor. Mektupta, gerçeklere aykırı olarak, görev yerleri değiştirilen emniyet mensupları ile savcıların, Temyiz Mahkemesine başvurduğu ve bu başvuruda haklı bulundukları iddiası da bulunuyor. Ayrıca, Gülen Cemaati’nin siyasi hiçbir eyleminin bulunmadığı iddia ediliyor.
Karanlık bir Türkiye tasviri
Söz konusu eklerde 17 Aralık operasyonu esnasında Türkiye’de de sosyal medya hesapları üzerinden yayılan montaj kasetlerden alıntılar yapıldı. Söz konusu operasyonunun sadece yolsuzluk amaçlı yapıldığı yalanının yazıldığı mektupta hükümetin tepkilerine de yer verildi. Basına da yansıyan görüşlerin ilgili bölümlerinin alınmasıyla verilen görüşlerde hükümetin büyük bir baskı havası oluşturduğu iddia ediliyor.
Hükümetle güç mücadelesi!
İhanet mektubu bu süreçte Türkiye’de medyaya erişimin ciddi biçimde engellendiği, emniyet, yargı ve STK’lara üst düzeyde baskı uygulandığı savunulurken hedefe Fethullah Gülen grubunun konulduğu öne sürüldü. Hükümetin bu eylemlerinin STK ve Gülen gurubunun haklarına bir ‘tecavüz’ olduğu ileri sürülen mektupta ilgili bölümün başlığının “Sayın Gülen ile Sayın Erdoğan arasında siyasi bir güç mücadelesine mi tanık oluyoruz?” olması ise oldukça dikkat çekiciydi.
Gülen tarafsız kalmış
Mektupta, Gülen örgütünün siyaset üstü bir yapı olduğu savunularak “Biz demokrasiyi ve sosyal adaleti savunan bir sivil toplumuz” denildi. Mektupta ayrıca Fethullah Gülen’in bütün bu olup bitenler karşısında sessizliğini koruduğu iddia edildi.
Star
0 Yorumlar