Türkiye’den 14 bin 500 kilometre uzaklıkta Endonezya’daki Gülen Cemaatinin Endonezya devletiyle ortak açtığı 11 Mart Üniversitesi’nde öğrenim görmeye gittiklerini sanan üç genç; Hüseyin Sadi, Fuat Falaç ve Mehmet Reşat Ülgeç’in hayatı 17 Aralık süreciyle birlikte başlayan “abi” baskısıyla karardı.Konforlu yurt ve yakın üniversite vaadiyle öğrencileri Endonezya’ya gitmeye ikna eden Gülen cemaatinin abileri, üç öğrenciyi içinde farelerin cirit attığı, pislik içindeki yurda mahkum edip, söz verdikleri üniversite bölümlerine de yerleştirmedi.
Bunca olumsuzluğa karşın durumlarından şikayet etmeyen öğrenciler, iş 17 Aralık’a gelince psikolojik baskıyla karşılaştı. Fuat Falaç, “CHP’ye oy vereceğine Kur’an üzerine yemin etmezsen seni Endonezya’da süründürürüm” tehdidinde bulunan cemaat abisinden zor kurtulduğunu söylerken, Hüseyin Sadi, “İsyan edince bizi Türkiye’ye yollamak istemediler” diye konuştu.
Mehmet Reşat Ülgeç ise, “Ya CHP’ye ya da bölgedeki ikinci partiye oy vereceksin. Ailen de böyle yapacak” baskısı gördüğünü anlattı. Başlarına gelenleri anlatan üç genç, ilk öğretim yıllarından itibaren Cemaatin evlerinde abiler tarafından eğitildiklerini söyledi. Fuat Falaç, devlet okulundaki Gülen Cemaati’ne üye öğretmeninin kendisini cemaat ile tanıştırdığını belirterek, şöyle konuştu:
Kur’an üzerine yemin et
“17 Aralık süreci başladı. Abilerin tavrı değişti. Başbakan aleyhinde konuşmalar başladı. Biz de baskı başladı. Türkiye’ye dönmek istedim bana ‘CHP’ye oy vereceğine Kur’an üzerine yemin etmezsen seni Endonezya’da süründürürüm’ dediler.”
‘Sizin için iyi olmaz’ tehdidi
Fuat Falaç, devlet okulundaki Gülen Cemaati’ne üye öğretmeninin kendisini cemaat ile tanıştırdığını belirterek, şöyle konuştu: “Arkadaşlarımız beddualar ediyorlardı. Türkiye’ye dönmek istedik zorluk çıkardılar. Cemaatin siyasete bulaşmasından rahatsızdım. Neden böyle yapıyoruz dedim, ‘Belli noktaya gelinceye kadar böyle’ dediler. Sonra Başbakan Erdoğan, bulunduğumuz yabancı ülkelerin temsilcilerini cemaati anlatmamızı söyledikten iki gün sonra okula cemaatin büyükleri geldi. ‘Aleyhimizde konuşmayın bu sizin için iyi olmaz dedi.’
Cemaatin okullarında Türkçe öğrettiği yabancı öğrencilere Başbakan Erdoğan’ı kötülettiğini anlatan Mehmet Reşat Ülgeç ise, “Urfalıyım. Durumumuz kötü diye bu teklifi kabul ettim. Kötü şartlarla karşılaştım. 17 Aralık olunca da işler zorlaştı. CHP’ye oy verin, ailenize söyleyin baskısı başladı. Böyle bir şeyi kabul etmemiz mümkün değildi. CHP ile Cemaat nasıl bir araya geliyor? Bu insanlar nasıl siyasete karışıyorlar anlamadık. Bu durum bizi üzdü. Güç bela da olsak geri döndüm” diye konuştu.
Star
0 Yorumlar