TWİTTER CANLI

“Müdahale edilmezse Türkmenlerin nefesi kesilecek!”

Musul’un, Irak Şam İslam Devleti’nce ele geçirilmesinin üzerinden tam bir hafta geçti. Bu sürede işgal eylemlerine devam eden örgüt bu kontrol çabasında uyguladığı şiddetle de gündemin ana maddelerinden biri olmaya devam ediyor. Türkiye’nin Musul Başkonsolosu da dahil 49 konsolosluk görevlisinin rehin alınması yanında, pek çok şoförün de örgütün elinde olması, endişelerimizi artıran faktörler arasında.

BAĞDAT YÖNETİMİ, PEŞMERGEDEN DESTEK İSTEDİ
Öte yandan, bölgeden gelen son bilgilere göre, Telafer’de IŞİD ve güvenlik güçleri arasındaki çatışmalar gece boyunca sürdü. Gelen bilgiler çelişkili olmakla birlikte, ağırlıklı olarak Türkmenlerin yaşadığı Telafer,  IŞİD’in kontrolüne geçmiş durumda. Durumu kontrol altına almak isteyen Irak ordusu ise bölgeye havadan müdahalelerini sürdürüyor. Bunun yanında peşmerge güçlerinden de destek isteyen Bağdat yönetimi, Türkmenleri korumak yerine tedirginliklerini artırıyor görüntüsü içinde.

IŞİD’in bölgede estirdiği terörün hedeflerinden olan Musul Başkonsolosu dahil, konsolosluk görevlilerinin kurtarılması konusunda çabalarına devam eden Türkiye’ye bir destek çağrısı da bölgede yaşayan Türkmenlerden geldi. Yaşadıkları yeri terk etmek zorunda kalan Türkmenler hem IŞİD zulmü hem de daha uzun vadeli olacağına inandıkları peşmerge varlığından kurtulabilmek için Türkiye’nin olaya müdahale etmesi gerektiğini düşünüyor.

“BAĞDAT’IN BAZI BÖLGELERİ HAVADAN BOMBALAMASI NEDENİYLE DE SIKINTI YAŞANIYOR”
Telafer’de yaşananları ve Türkmenlerin ne beklediğini Türkmeneli Dernekleri Federasyonu Genel Sekreteri Dr. Aydın Beyatlı, AjansHaber’e değerlendirdi.

Türkmenlerin Telafer’de üç gündür direndiklerini söyleyen Beyatlı, pazar akşamından itibaren kentin boşaltılmak zorunda kalındığını kaydetti. Çok şiddetli çatışmalar oldu diyen Beyatlı “Artık çoluk çocuğu çektiler. Birçoğu Muhallebiye dediğimiz bölgeye sığınmak zorunda kaldılar. Şu anda orada çok ciddi bir terör söz konusu. Onun ötesinde, şimdi Türkmenlerin elinde de silah var. Artık gelen kişilere yoğun bir şekilde saldırıldığından dolayı ayrıca Bağdat’ın, bazı bölgeleri havadan bombalaması nedeniyle de çok ciddi sıkıntı var.” şeklinde konuştu.

“SİSTANİ’NİN AÇIKLAMASI DURUMU DAHA KOMPLİKE HALE GETİRDİ”
Bir haftadan beri Bağdat’ta, Kasım Süleymani diye bir Kudüs tugayının generali olduğunu, bunun yanında 2500’e yakın silahlı gücün varlığının yavaş yavaş Bağdat’ın etrafı ve Irak’ın değişik yerlerine dağıtıldığını belirten Aydın Beyatlı geçtiğimiz günlerde Şii lider Ali Sistani’nin açıklaması ve fetva vermesinin, durumu daha komplike hale getirdiğini söyledi.

“PEŞMERGEDEN KORKTUĞUMUZ KADAR IŞİD’DEN KORKMUYORUZ”
“Şimdi artık, binlerce kişinin bir araya gelmesi ve cihat için mücadele edip öldürmek için harekete hazır olması, buradaki Şii-Sünni çatışmasının başlangıcı olacak” diyen Beyatlı, bunun, Irak’ın felaketi olacağını kaydetti. Aydın Beyatlı “Asıl hadise, şu anda Kerkük’ün etrafında olan IŞİD nedeniyle ve onu bahane ederek, bugüne kadar Kerkük’e giremeyen Peşmergedir. Bu durum bahane edilerek Bağdat’ın savunma için resmen davet etmesi neticesinde, bugün 30 bine yakın peşmerge Kerkük’ün etrafında konuşlandı. Bu durum, Türkmenleri çok ciddi bir şekilde tedirgin etmektedir. IŞİD gelip 100 kişi, 300 kişi öldürüp gider, ama maalesef peşmergenin Kerkük’e yerleşmesi, çıkmaması söz konusu ve Kerkük’ün bölgeye bağlanmasına çalışması, bütün Türkmenleri ciddi şekilde rahatsız etmektedir. Bugün Peşmergelerden korktuğumuz kadar IŞİD’ten korkmamaktayız.” dedi.

BİR EKİP KERKÜK’E GİTMEK İSTİYOR
Aydın Beyatlı, bu sıkıntı konusunda Türkmenlerin ne şekilde hareket edeceği konusunda ise “Belirli bölgelerde, illerde, bazı basın açıklamaları yapılacak. Bazı illerin büyükelçiliklerinin önünde basın bülteninin yanında, dertlerini ve sıkıntılarını bağıracaklar. Ama bunun ötesinde, bir heyetin bir araya gelip Irak’taki resmi girişimlerde bulunmak üzere Kerkük’e gitme arzusu var, onun çalışmaları devam etmektedir.” şeklinde konuştu.

“TÜRKMENLER, TÜRKİYE’NİN NEFESİNİ ENSELERİNDE HİSSETMEK İSTİYOR”
Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun ‘Kerkük’ün ve Telafer’in yanındayım’ ve Başbakan Erdoğan’ın ‘konuları yakından takip ediyoruz’ açıklamalarının, Türkmenlerin bir nebze yüreğine su serptiğini söyleyen Beyatlı, Türkiye’den daha ciddi destek beklediklerini kaydetti. Yalnız konuşmakla bu iş olmuyor diyen Aydın Beyatlı “Türkmenler, hayatlarının en ciddi tehlikelerinden biriyle karşı karşıya ve en yalnız kaldıkları durumdalar. Türkiye’nin nefesini enselerinde hissetmek istemektedirler. Türkiye tavrını açık ve net bir şekilde ortaya koymalı.” dedi.

“TÜRKİYE’NİN ORDUSUYLA GELİP BU BATAKLIĞA GİRMESİNİ İSTEMİYORUZ”
Türkmeneli Dernekleri Federasyonu Genel Sekreteri Aydın Beyatlı, Türkmenlerin Türkiye’den bekledikleri konusundaki konuşmasını şöyle sürdürdü:

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin, gelip de ordusuyla bu bataklığa girmesini, 3,5 milyon Türkmen arzulamaz. Ancak Türkiye, bu bölgede ağır ve ciddi bir ülkedir. Dolayısıyla, diplomatik yollarla bu ağırlığını hissettirebilir. Bugün İsrail’in, Irak’ta ordusu yoktur ama ciddi bir ağırlığı vardır, Tahran’ın da öyle. Bu nedenle, özellikle 3,5 milyon Türkmen’in karşı karşıya kaldığı bu sıkıntıda, Türkiye mutlaka Türkmen lehine ağırlığını koymalı ve bunu da hissettirmeli.

“IRAK’TA SİLAHLI GÜCÜ OLMAYAN TEK GRUP TÜRKMENLERDİR”
Türkmenlerin, senelerdir gerek Bağdat’ı gerek Erbil’i ciddi bir şekilde sıkıştırıp Türkmen silahlı gücünün oluşturulmasının gerekliliğini anlatmaya çalıştığını aktaran Beyatlı “Biz her grubun silahlı gücü olmasını kesinlikle arzu etmiyoruz, ancak bugün; Şiiler, Sünniler ve Kürtler kendilerini silahlı güçlerle korumaktadır. Irak’ın içinde kendisini koruyamayan ve silahlı gücü olmayan tek grup Türkmenlerdir. Bağdat bunu hep göz ardı etti, bunun ötesinde de Erbil bu isteği tamamıyla reddetti ve maalesef Ankara da bu isteğin arkasında ciddi bir şekilde durmadığı için biz şimdi onun acısını çekiyoruz.” ifadelerini kullandı.

“TÜRKMENLERİN TÜRKİYE DIŞINDA KİMSESİ YOK”
Üç senedir karşı karşıya kalacağımız bu tehlikeyi dile getirdik ama dinletemedik diyen Beyatlı “Maalesef bugün de o gerçekleşti. Türkmenler, tabi ki kendilerini korumak için ellerinden geleni yapıyor ve yapacak. Ama her topluluğun arkasında bir devlet hatta birçok devlet onu desteklemektedir. Türkmenlerin Türkiye dışında hiç kimsesi yoktur.” diye konuştu.

“ŞU AN BIÇAĞIN ALTINDA BİZİM BOYNUMUZ VAR”
Aydın Beyatlı, Türkmenlerin içinde bulunduğu krizi aktarmayı şu sözlerle bitirdi:
Durumun ne kadar vahim olduğunu, meselenin IŞİD değil, IŞİD’in arkasında çok ciddi dengelerin ve ülkelerin olduğunu, bu olayların ardında petrol konusundan tutun, devletlerin çıkarlarının uzantısında olan pek çok unsurun bulunduğunu biliyoruz ama maalesef, şu anda bıçağın altında bizim boynumuz var. Bu duruma derhal müdahale edilmezse de üç gün, beş gün, bir hafta geçtikten sonra oradaki Türkmenlerin nefesi kesilecek. Türkmenlerin nefesi kesildiği zaman, yalnız o bölgedeki Türkmenler değil aynı zamanda Türkiye de, bu durumun uzantısı olarak, uzun vadede çok ciddi sıkıntılar çekecektir. Biz, o bölgede Türkiye devletinin arka bahçesiyiz, güvencesiyiz. Biz diyoruz ki bugün bize yardım edilmezse, ciddi bir şekilde yanımızda tavır alınmazsa, bizim oradaki geleceğimiz çok ciddi bir tehlikeyle karşı karşıyadır. 

KAYNAK: AjansHaber


Yorum Gönder

0 Yorumlar