İngiliz casusu Hempher diyor ki: "İslam memleketleri son derece rahatımızı bozuyordu. Hepsi de, lehimize olmak üzere, Hasta Adamla [Osmanlı devleti ile] bir kaç anlaşma yapmıştık.
Sömürgeler bakanlığının tecrübeli adamları, bu hastanın bir asırdan az bir zaman zarfında can vereceğini söylüyorlardı. Ayrıca, İran hükümeti ile de, gizlice bir kaç anlaşma yapmış ve bu iki ülkeye, mason yaptığımız, devlet adamlarını yerleştirmiştik.
Rüşvet, kötü idare ve din bilgisi noksan idarecilerin, güzel kadınlarla meşgul olup, vazifelerini unutması, bu iki ülkenin belini kırdı."
Ülkemizin 2002 öncesini yıllarını hatırlayalım. Rüşvetin, Adaletsizliğin, Banka Hortumlamalarının, Yoksulluğun ve Fakirliğin,Yasakların yaşandığı bir Türkiye.
Dini İslam olan bir ülkede Kuran Kurslarının kapatılması, Başörtüsü Yasağının getirilmesi, Namaz kılan ve eşleri Başörtülü olan rütbeli askerlerin ordudan tasfiye edilmesi, Evlatlarının yemin törenlerine Başörtülü oldukları gerekçesiyle alınmayan Anneler...
2002 öncesi Türkiye bu durumda idi.
Hempher'in tarif ettiği manzaranın birebir aynısı yaşanıyordu.
Bugün Sn.Erdoğan ve Ak Parti hükümetine karşı içeride ve dışarıda birilerinin rahatsız olması bu açıdan oldukça manidar.
2002 öncesi Türkiye, İngilizlerin ve Hempher'ın amacına hizmet eden bir Türkiye idi.
Bugün birilerinin içeride ve dışarıda rahatsız olmasının ana sebebi de, Yeni Türkiye'nin İngilizlerin ve Hempher'ın amacına hizmet eden bir Türkiye olmamasıdır.
İşte tüm mesele bu!
"Derinlere kök salmış büyük bir ağacı, kurutup, söküp atmak zordur." diyordu Hempher.
Yeni Türkiye artık özüne dönüyor!
Derinlere kök salan benliğine dönmek istiyor. Haliyle bu da birilerini oldukça rahatsız ediyor.
FATİH KELEŞ
Twitter; FatihKeles
Facebook; TrFatihKeles
Web; FatihKeles.Net
0 Yorumlar