TWİTTER CANLI

Dünya sahnesinde yeniden palazlanan Osmanlı'nın torunları, birilerinde kabusa yol açıyor.!

2002 öncesi ekonomisi çökmüş, memurların maaşlarını nasıl ödeyeceğiz diye kara kara düşünen bir Türkiye vardı.
Halk açlık ve yoksullukla mücadele ederken, kumarhanelerde yumruk yiyen Başbakanları gördük.
Devletin bankaları bir bir hortumlanırken bu bankları hortumlayanların ellerini kollarını sallayarak dolaştığına tanık olurduk.
Hatta bunla da yetinmezler, hortumladıkları paraları Boğaz manzaralı lük eğlence mekânlarında tabak kırarak ve ceket yakarak etrafa saçarlardı.
Ve utanmadan, sıkılmadan bu görüntüleri de magazin programlarında paylaşırlardı.
Kürt, Kürtçe şarkı söylediği için tutuklanırken,
Başörtüsü taktığı için üniversitelerden yaka paça atılan insanlarımız vardı.
Bir gece de Faizden milyonlarca doları götürenler soluğu Miami’nin plajlarında alırken,
Parası olmadığı için devletin hastanelerinde ölüme terk edilen insanımız vardı.
Hayali ihracat ve ithalatlar köşeyi dönenler purolarını tüttürürken, 
Başbakanlık konutu önünde yazar kasa fırlatarak “Başbakanım! Açız..” diye feryat eden esnaflarımız vardı.
Devletin kasasındaki halkın parasını Baronlara peşkeş çektiren şerefini kaybetmiş Başbakanlar statlarda şeref tribünlerinde, ellerinde puroları ile maç seyrederken, 
Kani ter içinde işten çıktığında, evine bir ekmek götüremediği için gözyaşı dökerek evin yolunu tutan babalarımız vardı.
Devletin şerefini, onuru korumakla görevli olan devlet yöneticilerinin IMF kapılarında devletin şerefini ve onurunu iki paralık ettiği Türkiye vardı.
Peki, tüm bunlar yaşanırken birileri neredeydi?
Gezi olaylarında “Çapulcuyum!” pankartı ile alanlara koşan Baronlar,
2-3 ağaç için her gün manşetler atarak, hükümeti istifaya çağıran Medya,
Gezi olaylarında Taksim’de kamp kurarak 24 saat canlı yayın yapan CNN,
Yine Gezi olaylarında İstanbul’a akın eden BBC, Reuters, Der Spiegel muhabirleri,
3.Köprü ve Havalimanı projelerine şiddetle karşı çıkarak, Sn.Erdoğan’ı diktatör ilan eden Alman medyası,
Gezi olaylarında kameralar karşısına geçerek 2-3 ağaç için “Havalimanı ve 3.Köprü projesi iptal edilsin” diyen Platformlar,
2-3 ağaç için sokaklara dökülen Taraftar gurupları,
Kürt kardeşlerimizin Kürtçe şarkı söylediği için tutuklandığı dönemlerde Kürt kardeşlerimizi ağzına almayan ve ne hikmet ise Çözüm Süreci ile birlikte Kürt kardeşlerimizin bir anda savunucu olan Batı Medyası ve Alman Yeşiller Partisi milletvekili Claudia Roth,
2002 öncesi İnsanımızı ve Türkiye’yi hindi gören, Türkiye ile ilgili tek bir satır haber yapmayan ve yine bugünlerde ne hikmet ise bir anda Türkiye’yi düşünen, İnsanımız için endişelenen İngiliz medyası, 
Yine 2002 öncesi Türkiye’de yaşanan utanç verici Demokrasi, İnsan Hakları, Özgürlükler karşısında 3 maymunu oynayan ve nereden akıllarına geldiyse bugünlerde her gün Türkiye’nin Demokrasi, İnsan Hakları ve Özgürlükleri ile ilgilenen ABD medyası.
SAHİ!
2002 yılı öncesi bunlar neredeydi?

FATİH KELEŞ
Twitter; FatihKeles
Facebook; TrFatihKeles
Web; FatihKeles.NeT

Yorum Gönder

0 Yorumlar