Taliban’ın Afganistan’ın kuzeydoğusundaki Kunduz kentini ele geçirmesi, Kabil yönetiminin son 14 yılda İslami hareket karşısında aldığı en ağır yenilgilerden biri oldu.
Nüfusunun 300 binden fazla olduğu tahmin edilen Kunduz, Afganistan’ın en büyük kentlerinden.
Şehir, stratejik açıdan önemli bir noktada bulunuyor: Güneydeki başkent Kabil’e, batıdaki Mezar-ı Şerif’e, kuzeydeki Tacikistan sınırına karayolu ile bağlı.
Kunduz 2001’de devrilmesinden önce Taliban yönetiminin kuzeydeki kalelerinden biri olduğu için, örgüt açısından sembolik öneme de sahip.
Şehir aynı zamanda Afganistan’ın kuzeyindeki eyaletlere açılan bir kapı konumunda. Afganistan-Tacikistan sınırı da, nihayetinde Avrupa’ya kadar uzanan afyon ve eroin ticaretinde kullanılıyor.
Yani Kunduz’u kontrol eden, bölgede uyuşturucu kaçakçıları için en önemli hattı da kontrol etmiş oluyor.
Bölge ayrıca ülkenin pirinç ihtiyacının yarısını karşılıyor.
Kunduz’un sorunları
Kunduz’da savaş sonrası güvenliği Alman askerleri sağlamıştı. Kentte güvenlik alanında sorumluluk 2013 yılında Afgan güçlerine geçti.
Ancak şehrin hala başta kötü yönetim olmak üzere birçok sorunu var.
Zaten çatışmalar nedeniyle birçok Kunduzlu kentten kaçmış, on binlerce kişi geçici barınaklarda yaşamaya başlamıştı.
Taliban da özellikle son iki yıldır Kunduz’u ele geçirmeye çalışıyordu.
Örgüt, Kunduz vilayetinde nüfusun çoğunun yaşadığı kırsal alanda birçok bölgeyi kontrol altında tutuyor.
Akademikperspektif
0 Yorumlar